50/D Raporu
"Güvencesiz Meslek, Belirsiz Gelecek: 50/d"
Eğitim-Bir-Sen öncülüğünde, Genç Memur-Sen ve Genç Akademisyenler Birliği tarafından, 50/d kadrosu kapsamında görev yapan araştırma görevlilerinin sorunlarını belirlemek ve araştırmak amacıyla hazırlanan, ‘Güvencesiz Meslek, Belirsiz Gelecek: 50/d’ raporu ile araştırma görevlilerinin mevcut özlük hakları, görev tanımına ilişkin sorunları, akademik performans kıstaslarına bakışları, gelecek kaygılarına ilişkin görüşleri, doktora sonrası kadrolarına ilişkin sorun alanları, akademik performansa ilişkin sorunları, kurum ve meslek aidiyetlerine ilişkin görüşleri belirlendi.
RAPORU İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ
“50/d kadrosu işsizlik korkusu veriyor”
Raporda, ihtiyaç olmasına rağmen 50/d kadrosunun işsizlik korkusu verdiği ifade edilen raporda, “50/d maddesine göre atanıp da yüksek lisans eğitimlerini tamamlayanların, doktora eğitimine altı ay içinde başlamaları kanuni zorunluluk hâline getirilmiş, altı ay içinde eğitime hangi nedenle olursa olsun başlayamayanların kurumları ile ilişiklerinin kesileceği ifade edilmiştir. Dünyadaki diğer uygulamalara bakıldığında Türkiye’de güvencesiz ve sözleşmeli Araştırma Görevlisi mesleğine ilişkin sorunların başında, yetişmiş öğretim elemanı ihtiyacı varken, doktora sonrası işsizlik ve gelecek kaygısı oluşturan 50/d kadrosunun varlığı gelmektedir. Doktora sonrası kariyerlerine akademik sektörde devam etmek isteyen 50/d’li araştırma görevlilerinin işsizlik ve gelecek kaygısı yaşamalarına neden olan bir başka husus da üniversite dışındaki istihdam sorunudur. Araştırmaya ve geliştirmeye ilişkin doktora mezunu istihdamının azlığı ve kamu sektörüne alımlarda doktora mezunlarına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı için araştırma görevlileri stresli lisansüstü eğitim sürecini bu kaygılarla yürütmektedir. Literatüre bakıldığında da 50/d kadrosunun uygulandığı tarihten itibaren sorunlu ve muğlak bir durum teşkil ettiği mevcut çalışmalarda görülmektedir. Bu bağlamda yapılan çalışmalarda 50/d’li araştırma görevliliği kadrosunun mobbing, gelecek kaygısı, aidiyet sorunu, iş güvencesizliği gibi mesleki problemlerin yanı sıra ruhsal ve fiziksel sağlık sorunlarına yol açtığı görülmektedir. Dolayısıyla Türkiye’de akademinin önemli bir problemi olan 50/d’li araştırma görevlilerinin sorunlarının ve yaklaşımlarının incelenmesinin gerekliliği aşikârdır. Bu rapor, mevcut literatüre ek olarak 50/d’li araştırma görevlilerinin sorun ve yaklaşımlarını incelemeyi ve söz konusu sorunlara çözüm önerileri sunmayı hedeflemektedir” cümleleri yer aldı.
“50/d’den memnun olmayanların oranı yüzde 81,3”
Türkiye’de 2020-2021 eğitim-öğretim yılında devlet ve vakıf üniversitelerinin çeşitli fakülte ve enstitülerinde 50/d kapsamında görev yapan 1122 araştırma görevlisi katılımcı ile yapılan araştırmada, şu bulgular yer aldı: “Bulgular ışığında mevcut özlük durumuna ilişkin sorun alanlarına bakıldığında 50/d kadrosu kapsamın haklarından memnun olmayanların oranı yüzde 81,3, memnun olanların oranı ise 8,5’tir. Yapılan nitel görüşmelerde de katılımcılar var olan belirsizlikler nedeniyle özlük haklarından memnun olmadıklarını belirtmiştir. Bilimsel çalışmalarını özgür ve sorunsuz devam ettirebilme durumları sorulduğunda, katılımcıların yüzde 53,9’u devam ettiremediğini, yüzde 20’si kararsız olduğunu, yüzde 26,2’si devam ettirebildiğini ifade etmiştir. Nitel çalışmamızda da benzer sonuçlar elde edilerek özlük hakların iyileştirilmesi neticesinde bilimsel çalışmaların daha sağlıklı biçimde devam ettirilebileceği görüşü dile getirilmiştir. Katılımcıların yüzde 84,7’si yurt dışında benzer pozisyonda görev yapan meslektaşının kendilerinden daha iyi bir durumda olduğunu belirtmiştir. Görev tanımına ilişkin bulgulara gelindiğinde, katılımcıların yüzde 66,9’u kanun kapsamında görev tanımlarını ve sorumluluklarını bilmemektedir. Katılımcıların büyük çoğunluğu (yüzde 79,8) yaşadıkları problemin nedenini görev tanımının net olmaması olarak dile getirmiştir. Benzer şekilde nitel veriler de görev tanımının net olmamasıyla ilgili 50/d’li araştırma görevlilerinin sorunlarını ortaya koymaktadır”
Sonuç olarak, bu çalışma neticesinde şu hususlar dikkate alınmalıdır:
-2547 sayılı Kanun’un 50/d maddesi uyarınca atanmış araştırma görevlilerinin görev tanımlarının yapılması, görev tanımı haricinde iş verilmemesi yönünde düzenleme yapılmalıdır.
-2547 sayılı Kanun kapsamında araştırma görevlilerinin ilk atamalarının 50/d kadrolarına gerçekleştirilmesi hem iş güvencesinden yoksun bir çalışma ilişkisi kurulmasına neden olmakta hem de 50/d maddesinin amaç ve işlevine ters düşmektedir. Dolayısıyla iş güvencesinden yoksun 50/d kadrosunun neden olduğu belirsiz geleceği ortadan kaldıracak ve geleceğin bilim insanlarının yetiştirilmesi adına tahsis edilen araştırma görevliliği kadrosunun öngörülebilir bir gelecek sunmasını sağlayacak bir kadro sisteminin tesisi bilimsel gelişim açısında önem arz etmektedir.
-Doktora sürecini kadrosunun bulunduğu üniversite bünyesinde tamamlayan 50/d araştırma görevlilerinin, kadrolarının bulunduğu üniversitelerde öğretim üyeliğine atanması hâlinde norm kadro kısıtlaması haricinde bırakılması gerekmektedir.
-Araştırma görevlilerinin 50/d maddesi kapsamında atama sürelerinin yenilenmesi objektif, somut, açık, net ve denetlenebilir kurallara bağlanmalı; yeniden atanmama işlemlerinin gerekçelerinin haklı, somut, net ve hukuki denetime açık bir hâlde ortaya konulma zorunluluğu getirilmelidir.
-Türkiye’nin mevcut öğretim üyesi açığının, daha önce hazırlamış olduğumuz Yükseköğretime Bakış raporunda 82 bin 551 olduğunu hesaplamıştık. Bu açığın kapatılması önem arz etmektedir.
-Yükseköğretimde mezuniyet sayısının başarı olarak addedilmesinin yanında mezuniyet süresi de dikkate değer bir değişkendir. Mezuniyet sürecinin uzatılmasının en önemli sebebi, araştırma görevlilerinin ilişiği kesilme durumu nedeniyle yaşadığı geçim ve gelecek kaygısıdır. Bu durumun kamu kaynağının etkin kullanılmamasına yol açtığı aşikârdır. Söz konusu 50/d’li araştırma görevlilerinin özlük hakları noktasında olumlu yönde yapılacak bir değişim, zaman ve kaynak israfı açısından kayda değer bir sorunu ortadan kaldıracaktır.
Destek Programı
Lisans eğitimine devam eden ve akademisyen olmak isteyen öğrenciler bizlere başvurarak ücretsiz eğitim alabilirler.
Gönüllü Ol
Lisans ve lisansüstü eğitimine devam edenler derneğimizde gönüllü olarak faaliyet gösterebilir.
Üye Ol
Akademik personel ve lisansüstü eğitimlerine devam edenler derneğimize üye olabilir.